SağlıkYaşam

İŞTE İDEAL EK GIDANIN FORMÜLÜ: YÜZDE 50 KARBONHİDRAT, YÜZDE 30 YAĞ, YÜZDE 20 PROTEİN

Bebeğime neyi, ne kadar yedirmeli diye düşünüyorsanız!

Ek gıda dönemi annelerin birçok soruya yanıt aradığı bir dönem. Bebeğini normal beslenmeye hazırlayacak bu dönemin doğru yaşanmasının önemli olduğunu bilen anneler, ek gıdayı ideal şekilde hazırlamak istiyor. Bebek sağlığı konusunda bilinmeyen kalmasın diyerek yola çıkan sektörlerinin iki lider ismi Acıbadem ve Mustela, “Bebekli Hayatımız” etkinliğinde Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülsen Meral, annelere ideal ek gıdanın tüyolarını verdi. Ek gıdaya geçiş döneminde bebeği yüzde 50 karbonhidrat, yüzde 30 yağ ve yüzde 20 de protein içerikli beslemek gerektiğini söyleyen Dr. Gülsen Meral, “Anneler bazen et ve yumurta gibi protein ağırlıklı beslediklerinde çocuğun daha sağlıklı olacağını düşünüyorlar ama araştırmalar, protein ağırlıklı beslemenin çocuğun ilerdeki yaşamında şişmanlamaya eğilimli olacağını gösteriyor. O yüzden ek gıda sürecinde besin dengesine önem verilmeli.” diyor.

Ek gıdanın yanı sıra bebek sağlığında pek çok konunun ele alındığı Acıbadem Taksim Hastanesi’nde düzenlenen Bebekli Hayatımız etkinliğinden, uzmanlar, anneler ve anne adayları bir araya geldi. Moderatörlüğünü Yazar – Oyuncu anne Şermin Yaşar’ın yaptığı halka açık gerçekleştirilen etkinlikte Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülsen Meral konuşmasında “Ek gıdaya nasıl geçmeliyiz? Çocuklarda beyin gelişimi için nelere dikkat etmeliyiz? Beslenme ile alerjinin ilişkisi var mı?” başlıkları altında önemli bilgiler verirken, Süper Dadı-Pedagog Gözde Erdoğan da “Sağlıklı Beslenme Sağlıklı İletişim ile Başlar” diyerek bir başka önemli konuya ışık tuttu. Bu sıcak sohbette anneler ve anne adayları hem öğrendi hem eğlendi.

Genetikten ziyade çevresel faktörler etkili!

Toplantıda konuşan Acıbadem Taksim Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülsen Meral, annenin sadece hamilelik döneminin değil, hamilelik öncesindeki döneminin de çocuğun hayatının şekillenmesinde son derece önemli rol oynadığını vurguladı. Yapılan bilimsel çalışmalarla; eskiden kalıtsal denilen diyabet, kalp, alerji ve bağışıklık sistemi gibi hastalıkların genetik faktörlerden ziyade çevresel faktörlerden daha fazla etkilendiğinin kanıtlandığını söyleyen Dr. Gülsen Meral “Ailesel yatkınlıklar olsa da artık bu yatkınlıkların yalnızca olabilirliği olduğu ama kaderimizin olmadığı açıktır. Bu hastalıkları önlemek ve çocuğumuzun fiziksel, ruhsal ve zihinsel gelişiminin en iyi şekilde olmasını sağlamak elimizdedir” dedi. Bunun için annenin hamilelik sürecinde beslenmesine özen göstermesinin, mineral ve vitaminler bakımından zengin besinler tüketmesinin çok önemli olduğunu vurgulayan Dr. Gülsen Meral “Bebek doğduktan sonra ise anne mutlaka bebeğini en az 6 ay emzirmelidir. Anne sütünün kaliteli olması da yine annenin beslenmesi ile orantılıdır” dedi.

Alerji ve obeziteye karşı altın kural

Anne sütünün içindeki probiyotikleri artırmak için annenin probiyotik ve prebiyotik içerikli gıdalarla beslenmesinin çok önemli olduğunu belirten Dr. Gülsen Meral şöyle konuştu: “Günümüzde hızla yaygınlaşan alerji, obezite ve astıma karşı da anne sütü altın kural olarak karşımıza çıkıyor. İlk 6 ay anne sütü ile büyüyen bebeğimizin D vitamini dışında ek vitamine ihtiyacı yoktur. Kaliteli bir anne sütü bebeğimizin epigenetik olarak sağlıklı olmasını sağlayacaktır.”

Ek gıdaya geçişte dikkat!

İlk 6 ay anne sütü ile beslenen bebeğin ek gıdaya geçişiyle yeni bir döneme geçiş başlıyor. Ek gıdaya olması gereken zamandan önce başlamak bebekte alerji ve obezite gibi sorunlara neden olabiliyor; bebeği ilerki dönemlerinde de hastalıklara yatkın hale getiriyor. Ek gıdaya geçiş döneminde bebeği yüzde 50 karbonhidrat, yüzde 30 yağ ve yüzde 20 de protein içerikli beslemek gerektiğini söyleyen Dr. Gülsen Meral “Anne bilinçli davranmalı, çevreden duyduklarıyla hareket etmemeli, en önemlisi de ‘her şeyden tatsın’ şeklinde yanlış bir düşünceye kapılmamalıdır. Başlanması gereken gıdalar 3’er gün tek başına verilmeli böylece bebekte herhangi bir alerjiye yol açıp açmadığı gözlenmelidir.” dedi.  

Zeka gelişimleri elimizde!

Konuşmasında, beslenmenin zeka gelişimine de etkisi olduğunu, yapılan deneylerde beyin gelişimi, nörolojik gelişim ve bilişsel gelişimin beslenmeden etkilendiğinin görüldüğünü belirten Dr. Gülsen Meral “Çocuklarımızın zeka gelişimi elimizde. Yapılan çalışmalar, ideal bilişsel gelişim için hamilelik sırasında ve bebeklik döneminde yeterli beslenmenin gerekli olduğunu göstermektedir. Yetersiz ve dengesiz beslenme, kalıcı bilişsel gelişim sorunlarına neden olmakta, demir ve iyot eksikliği beyin gelişimini olumsuz etkilemektedir. Yapılan hayvan deneylerinde anne ve bebeklerdeki çinko eksikliğinde dikkat, öğrenme ve hafıza problemlerine rastlanmaktadır. Diğer önemli bir vitamin de B vitaminidir. B vitamini de beyin gelişiminde önemlidir” diye konuştu.

Süper Dadı’dan iletişimin püf noktaları

Toplantının moderatörlüğünü yapan Yazar – Oyuncu anne Şermin Yaşar annelere ve anne adaylarına kendi deneyimlerinden içtenlikle örnekler verirken, katılımcıları hem bilgilendirdi hem de kimi zaman kahkahaya boğdu. Şermin Yaşar bebeklerin gerek emme, gerek ek gıdaya geçiş, gerekse çocukluk dönemlerinde özellikle annenin toplum baskısıyla karşı karşıya kaldığını belirterek, annenin eleştirilere ya da baskılara karşı güçlü davranması gerektiğini vurguladı. Toplantıda konuşan Süper Dadı-Pedagog Gözde Erdoğan da, sağlıklı beslenmenin sağlıklı iletişim ile başladığını belirterek, “Anneler bebeklerine kaygılı yaklaşmamalı, kendilerini güvende hissettirmelidir. Kendini güvende hisseden bebeğin anne sütü ile beslenme süreci, ek gıdaya geçişi hatta çocukluğunda yeme alışkanlıkları daha sağlıklı olacaktır” diye konuştu. Anne kaygılı iken bebeğin gerek beslenme gerek uyku sorunu yaşamasının kaçınılmaz olacağını belirten Gözde Erdoğan, anneye ailesinin bu süreçte hem fiziksel hem ruhsal açıdan destek vermesinin son derece önemli olduğunu söyledi. Gözde Erdoğan, çocuğun doğumundan itibaren anne baba ile yemek masasında birlikte olması, 6. aydan sonra beslenmenin özellikle bir arada yapılması gerektiğini de vurguladı.