Güncel

KADINA KARŞI ARTARAK İLERLEYEN ŞİDDET

Türkiye ve Avrupa’da yerli ve yabancı müvekkillerine hukuki danışmanlık hizmetleri sunan Av. Oğuz Kara, özellikle ticaret ve şirketler hukuku, gayrimenkul ve inşaat hukuku, borç yapılandırmaları, uluslararası sözleşmeler, icra ve dava takibi ve uyuşmazlıkların çözümü konularında uzmanlaşmıştır.

Uzmanlığını detaycı yapısı, müvekkillerinin mevcut hukuki sorunlarını gidermenin yanı sıra özellikle önleyici hukuk hizmeti sunmayı da amaçlayan Kara, “Kadına Karşı Artarak İlerleyen Şiddet” konusu hakkında bir yazı yayınladı.

Türkiye’nin kanayan yarası kadına karşı şiddet…

Erkek egemen Türk toplum yapısında, erkeklerin (büyük) bir kısmı kadınlara şiddet uygulamayı kendinde hak görüyor.

Şiddet derken tek kastettiğimiz fiziksel şiddet değil.

Kadını, kocası, sevgilisi, iş/okul arkadaşı veya aşığı tarafından daha çok dayak yemiş, kurşunlanmış veya bıçaklanmış vaziyette gördüğümüzden, kadına karşı şiddet deyince aklımıza ilk gelen “fiziksel şiddet”.

Ancak fiziksel şiddetin yanında “psikolojik şiddet” ve “ekonomik şiddet” de var.

Psikolojik şiddet nedir? Eşin onurunu, gururunu kırıcı sözler söylemek, eşi yok saymak, eşe sevgi göstermemek veya eşe onu sevmediğini söylemek gibi eşi psikolojik açıdan zedeleyen, manevi zarara uğratan davranışlardır.

Ekonomik şiddet nedir? Eşin ve/veya ailenin geçimi ve idamesi için katkıda bulunmamak, yapılması ve müdahil olunması gereken harcamaları yapmamak, ortak hayatın gerektirdiği harcamaları yapmamak ekonomik şiddet içeren davranışlardır.

Yargıtay, birçok kararında psikolojik ve ekonomik şiddeti kusurlu davranış ve boşanma sebebi saymaktadır.

Fiziksel, psikolojik ve/veya ekonomik şiddet içerikli davranışlar veya bu davranışlar uğrama tehlikesi, boşanma davasına konu olabileceği gibi 6284 sayılı Kanun uyarınca “koruma tedbiri” davası açılmasına sebep olabilecektir.

Koruma tedbiri istemek için şiddete uğramaya gerek yoktur, şiddete uğrama tehlikesi yeterlidir.

6284 sayılı Kanun, kadının ve ailenin korunması için çıkarılan bir kanun olup, şiddet mağduriyetini önlemeyi amaçlamaktadır.

Şiddet tehlikesi altında olan kişi 6284 sayılı Kanun uyarınca “delil sunmaya dahi” gerek olmaksızın koruma tedbiri isteyebilmektedir. Şiddet tehlikesi altında olan kişi çoğunlukla kadın olmakla birlikte aile bireyi erkek de zaman zaman şiddet mağduru olabilmektedir.

Şiddet tehlikesi söz konusu ise aile mahkemesine dilekçe ile yapılacak koruma tedbiri başvurusu yeterli olmaktadır. Başvuru sonrası aile mahkemesince verilebilecek koruma tedbiri kararı ile talep doğrultusunda, şiddet uygulayanın mağdurla iletişim kurması, mağdura, okuluna, işyerine ve/veya konutuna yaklaşması, engellenmektedir.

Mahkemenin bu karara aykırı hareket edilmesi halinde 3 gün ila 10 gün arasında hapis cezası yaptırımı devreye girmektedir.

6284 sayılı Kanun son zamanlarda magazin figürleri tarafından amacına aykırı olarak kullanılmaya çalışılmaktadır. Ancak, amacı şiddet tehlikesi altında olan kadınları ve aile bireylerini korumak olan bu kanun ve koruyucu tedbirlerinin “fiziksel, ekonomik ve psikolojik şiddet tehlikesi altında olan” kişiler tarafından derhal kullanılmasını önermekteyim.