BU TATİL ÖNERİLERİNİ DİKKATE ALIN
Günlük tempo içerisinde, stres, şehir yaşamı, sorumluluklar ve çalışma hayatının hepimizi zihnen, bedenen yorduğu bir gerçek. Rahatlamak için en önemli fırsatımızsa tatiller… Peki, dinlenmeyi beklerken tatilden döndükten sonra niye birçoğumuz kendimizi daha yorgun hissediyor ya da tatil sonrası depresyonu yaşıyoruz? Bu durumun tatilin süresi ya da şeklinden bağımsız verimli geçirilmemesinin sonucu olduğunu söyleyen Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog Reyhan Algül, tatilde olan ya da plan yapanlar için, gündelik hayata daha verimli başlamaya yardımcı olacak önerilerde bulundu…
Kendimizi yenilememiz ve elbette dinlenerek yeniden başlama gücünü elde edebilmemiz için kısa ya da uzun tatiller öncelikli ihtiyaçlarımızdan biri haline geldi. Tatil tercihlerimiz duygusal ihtiyaçlarımıza göre değişkenlik gösterse de hepimizin amacı bedenimizin ve ruhumuzu aynı anda dinlendirebilmek. Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog Reyhan Algül, tatilden istenen verimin alınabilmesi için, ne istenildiğine karar verildikten sonra buna uygun bir tercih yapılmasını öneriyor.
İdeal ya da verimli bir tatil tanımının herkes için farklı olduğunu hatırlatan Psikolog Reyhan Algül, “Bedensel, ruhsal ve zihinsel dinlenmeyi aynı anda sağlayabilen kişiler tatil beklentilerini fazlasıyla karşılamış demektir. Tatil konusunda kişilerin ihtiyaçları neyse, aradıkları da o olmalıdır” diyor.
“Tebdil-i mekanda ferahlık vardır” sözünün gerçekten doğru olduğunu ve bu nedenle tatilde ortam değiştirmenin yarar sağlayacağını belirten Psikolog Reyhan Algül, “Ancak kişinin şartları uygun değilse ya da tercihi mekanı değiştirmemekse, o şartlarda gerçekten tatil deneyimi yaşayabileceği ve kendini dinlendirebileceği aktiviteler önem kazanıyor” diyor.
Yapılan çalışmalar tatil sırasında ve sonrasında ağrıların daha az algılandığını gösteriyor. Hatta bazı kişilerin uyku kalitelerinin yükseldiği ve kendilerini çok daha olumlu hissettikleri görülüyor. Psikolog Reyhan Algül, tatilden sonra yorgunluk, dinlenme ihtiyacı ve konsantrasyon güçlüğü hissedilmesinin, bu sürenin verimli kullanılmadığının göstergesi olduğunu belirterek şu önerilerle bulunuyor…
Bu önerileri dikkate alın…
Günlük rutinlerinizin dışına çıkın: Rutinler gereklidir ama tatillerde değil. Günlük yaşantınızdakinden farklı şeyler yaparak, hem yenilenme, hem de rutinlerinizi özleme şansı yaratabilirsiniz. Örneğin her sabah eksiksiz kahvaltı yapmaya alışkınsanız, tatilde kahvaltıları daha basit hale getirebilirsiniz.
Teknolojiden uzak durun: Özellikle sosyal medyanın hayatımızın parçası olduğu günümüzde teknolojiden uzak kalmayı başarabilmek elbette hiç de kolay değil. Tatilin güzel anlarının fotoğraflarını paylaşmak çok keyifli olsa da verimli bir tatil teknolojiden mümkün olduğunca uzaklaşmayı gerektiriyor. Gerçek anlamda zihinsel ve ruhsal arınmaya bu sayede ulaşmanın mümkün olduğunu söyleyen Psikolog Reyhan Algül, “Özellikle telefonunuz ve internetinizi tatile çıkarın. Sürekli telefonunuzla ilgilenmeyin, güncelleme yapmayın ve hatta mümkünse günün bir kısmında tamamen kapalı tutun” diyor.
Gergin ve/veya sorun odaklı kişilerle tatile çıkmayın: Gergin yapıdaki kişilerin kaldığınız yerden, yemeklere, iklim şartlarından yatağa kadar birçok konuda sorun yaratma potansiyelleri bulunur. Elbette bu durum kaçınılmaz olarak sizi de etkileyeceğinden huzursuz bir tatil geçirmenize neden olur. Sonuç olarak, her şeyi sorun eden kişilerle mümkün olduğunca tatile çıkmayın. Böyle bir zorunluluğunuz varsa, tatilinizin tümünü o kişi veya kişilerle geçirmemeye çalışın. Kendinize ait zaman yaratın.
Yanınıza az eşya alın: Verimli bir tatil için “az eşya, çok mutluluk” prensibiyle hareket etmenin çok yararlı olabildiğini söyleyen Psikolog Reyhan Algül, “Son yıllarda yapılan çalışmalara göre, insan ne kadar az şeye gereksinim duyar hale gelirse o kadar mutlu oluyor. Tatile giderken güzel kıyafetler, uygun ayakkabılar götürmek isteseniz de kendinize engel olmaya çalışın. Bu dönemin günlük sorumluluklardan arınma anlamına geldiğini unutmamaya çalışın. Özellikle iş gereği mecburen takım elbise ya da topuklu ayakkabı giymek zorundaysanız, tatilinizi minimum eşya ve kıyafet ile geçirmek sizi çok daha rahat hissettirecek” diyor.
Tatile adapte olun ve tadını çıkarın: Yaşadığınız bu dinlenme döneminin bir ihtiyaç olduğunu bilin ve tatilden keyif almaya çalışın. Mutluluk ya da mutsuzluk gibi tatilin de geçici olduğunu unutmayın. Anda kalmaya gayret ederek yaşadığınız her şeyin tadını çıkarın…Böylece tatil sonrası depresyonunun ve isteksizliğin üzerinden çok daha kolay gelebilirsiniz.
Doğanın gücünden faydalanın: Yapılan çalışmalara göre, insanları uzun vadede en fazla mutlu eden ortam doğa. Kendinizi bu mutluluktan mahrum etmeyin. Nerede ve nasıl bir tatil yaparsanız yapın, bir gününüzü dahi olsa, çimlere basmak, temiz hava solumak ya da suya girmek veya izlemek için mutlaka kendinize zaman yaratın.
İşkolikler tatil yapamıyor
İşkolik insanların kolay kolay tatil yapamadıklarını söyleyen Psikolog Reyhan Algül, “Bu kişiler “benim işim tatilde bile devam etmek zorunda”, “beni rahat bırakmazlar” gibi bahanelerin arkasına sığınmayı tercih ediyor. Ama, unutmamak gerekiyor ki işkolik olmak bir sorundur ve tatil yapmayı “becerememek” de bunun en önemli parçasıdır” diyor.